Çocuğunuz yüz yüze eğitime hazır mı?

Koronavirüs salgınından en fazla zarar gören kesimlerden biri şüphesiz ki öğrencilerdir. Salgına karşı alınan önlemler kapsamında yüz yüze eğitime ara vermek durumunda kalan öğrenciler, bu süreçte derslerini online kanallar ve televizyon üzerinden takip etmeye çalıştı. Fakat sürecin uzaması ve internete veya televizyona erişim imkanı olmayan öğrenciler için dezavantajlı bir hal alması üzerine yüz yüze eğitim konusunda çalışmalar hızlandırıldı. Bu kapsamda, 15 Şubat itibariyle köy ve benzeri seyrek nüfuslu yerleşim yerlerinde tüm ilkokul ve ortaokullarda haftada 5 gün yüz yüze eğitime geçilecek. 1 Mart’tan itibaren ise tüm resmi ve özel ilkokullarda haftada 2 gün yüz yüze eğitim yapılacak. 

Peki, çocuğunuz yüz yüze eğitime hazır mı? Okullarda yüz yüze eğitim sırasında nelere dikkat etmek gerekir? Koronavirüsten korunma yolları konusunda çocuklarla nasıl bir iletişim dili geliştirmek gerekir? Koronavirüs salgınıyla ilgili olarak çocukların korku ve endişeleri nasıl giderilebilir? Yüz yüze eğitim ile ilgili olası riskler çocuklara nasıl anlatılmalı? Bu konuda ebeveynlere ne gibi sorumluluklar düşüyor? Ofix Blog‘da bugünkü yazımızda, çocukları yüz yüze eğitime hazırlama konusunu ele alacağız. Çocuğunuzun zihninde yüz yüze eğitim ile ilgili bazı soru işaretleri varsa, bu soru işaretlerini gidermek için yazımızda çok şey bulabilirsiniz.

Maske ve sosyal mesafe konusunda çocuğunuza doğru bilgiler vermelisiniz.

Hepimizin bildiği gibi maske kullanmak, halihazırda koronavirüs salgınından korunmak için en iyi yöntemlerin başında geliyor. Koronavirüsün geçirdiği mutasyon nedeniyle bulaşıcılığı artarken maske kullanmanın önemi de her geçen gün artıyor. Bununla birlikte, maske kullanmanın tek başına çözüm olmadığının da altını çizmekte yarar var. Maskenin gerçekten işe yarayabilmesi için doğru şekilde takılmış olması lazım. Yanlış maske kullanım şekilleri koronavirüsün yayılmasını önlemede etkin sonuçlar vermiyor. Yüz yüze eğitim ile birlikte yanlış maske kullanımı, okullarda ciddi sorunlara yol açabilir. Çocuğunuza maske kullanımı konusunda doğru bilgiler vermeli, verdiğiniz bilgileri ilk önce kendiniz gerçekleştirmelisiniz. Çocuğunuz doğru maske kullanımının nasıl olması gerektiğini önce sizde görürse kendisini daha iyi koruyabilir.

Sosyal mesafe konusu da yine yüz yüze eğitim ile ilgili endişeler arasında ilk sıralarda yer alıyor. Uzaktan eğitim sistemine geçiş nedeniyle uzun süredir bir araya gelmeyen çocukların okulda sosyal mesafeyi korumaları için ilk olarak ebeveynlere sorumluluk düşüyor. Çocuğunuz televizyondan duyduğu birtakım bilgiler sonucu koronavirüsün çocukları etkilemediğine inanıyor olabilir. Ya da kendisini ne kadar korursa korusun koronavirüse yakalanacağına inanmış olabilir. Bu gibi durumlarda çocuğunuza doğru bilgiler vermeniz çok önemli. Çocuğunuz, yüz yüze eğitim nedeniyle olası risklerin mutlaka farkında olmalı. Bu riskleri yaşına uygun şekilde anlatmalısınız. Küçük yaş grupları için fazla detaya girmemeli, daha büyükler için konuyu basite almamalısınız. Çocuğunuz doğru bilgiler edindikçe kendisini korumak için en doğru yöntemleri görüp gereğini yerine getirebilir.

Yanlış davranış şekillerine karşı çocuğunuzu uyarmalısınız.

Küçük yaş grupları arasında elleri sık sık ağza götürme, yüze veya burna dokunma, başkasının özel eşyalarını kullanma gibi davranışlar sıkça görülmekte. Çocuğunuz eğer maske kullanmaya yeterince alışmamışsa veya kullandığı maske yüzüne tam oturmuyorsa, bu davranışları daha sık yapmak isteyebilir. Fakat ne var ki, koronavirüs salgını süresince çocukları bu davranış şekillerinden uzak tutmak büyük önem taşıyor. Bu davranış şekilleri yalnızca kendileri için değil, aynı zamanda ailelerinin sağlığı açısından da riskli. Bu noktada çocuğunuzu, çapraz geçişler hakkında onun anlayabileceği şekilde bilinçlendirmelisiniz. Yanlış davranış şekilleri hakkında yapacağınız uyarılar, yüz yüze eğitim sırasında pek çok riski önlemede başarılı sonuçlar verebilir.

Çocuğunuzla doğru bir iletişim dili geliştirmelisiniz.

Koronavirüs salgını hakkında çocuğunuz, aşırı ve abartılı birtakım tutumlar içinde olabilir. Bu noktada sonuçlara bakmak yerine nedenlere bakmanız gerekir. Çocuğunuzun yüz yüze eğitim ile ilgili kaygı ve endişelerini anlarsanız, onunla daha iyi bir iletişim kurabilirsiniz. Kaygı ve endişelerini gidermeye dönük olarak yapacağınız telkinler, tümüyle doğru bilgilere dayanmalı. Çocuğunuz eğer maske ve dezenfektan kullanma konusunda aşırı bir tutum ve davranış geliştirmişse, doğru davranış şeklini ancak doğru bilgilerle kazanabilir. Kullandığı maske ve dezenfektanın yetersiz geldiğini düşünüyorsa, daha güçlü olduğuna inandığı ürünleri seçmesini sağlamak bu konuda yararlı olabilir. Çocuğunuz sık aralıklarla ellerini dezenfekte etmenin yanlış bir davranış olduğunu anlamalı. Bu sayede, yüz yüze eğitim sırasında dezenfektanı doğru zamanda kullanmayı öğrenir ve kendini korur.

Her duyduğu şeye inanmaması gerektiğini öğretmelisiniz.

Yüz yüze eğitim ile birlikte çocukların okullarda yeniden bir araya gelecek olması, koronavirüs salgınıyla ilgili bilgi kirliliği konusunda bazı endişeleri beraberinde getiriyor. Öyle ki, koronavirüs salgınıyla ilgili olarak maruz kaldığımız bilgi kirliliği yetişkinler için bile koronofobi konusunda büyük bir kısır döngü yaratabiliyor. Psikoloji literatüründe “kendini gerçekleştiren kehanet” olarak ifade edilen durumlar yüz yüze eğitim ile birlikte daha sık oluşabilir. Bu konuda çocuğunuzla mutlaka doğru bir iletişim dili geliştirmelisiniz. Çocuğunuz her duyduğu şeye inanmaması gerektiğini bilmeli. Doğru bilgileri sizden ve öğretmenlerinden almayı tercih etmeli. Aksi durumda, hem kaygı ve endişelerle baş etmeyi öğrenemez, hem de okuldaki derslerine yeterince odaklanamaz.

Çocuğunuzun zihnini koronavirüse odaklamasını önlemelisiniz.

Zihnin herhangi bir konuya odaklanması, tüm bilişsel fonksiyonların o nokta üzerinde yoğunlaşmasına yol açmakta. Yetişkinler için bile pek çok bakımdan zararlı olan bu durum, çocuklar söz konusu olduğunda daha da zararlı hale gelmekte. Son 1 yıl içinde en çok konuştuğumuz konulara şöyle dönüp de bir baktığımızda, koronavirüs salgınının açık ara önde gittiğini görüyoruz. Hayatımızın hemen her alanında etkisini hissettiğimiz bu salgın elbette çok önemli bir süreci beraberinde getirdi. Fakat ne var ki, hayat devam ediyor ve salgına rağmen hayatımızı sürdürmek zorundayız. Aynı şekilde, çocukların da eğitim konusunda eksiklerini tamamlamaları için yüz yüze eğitim büyük önem taşıyor.

Çocuğunuzun zihnini koronavirüs salgınına değil, derslerine odaklaması konusunda onunla mutlaka doğru bir iletişim dili geliştirmelisiniz. Aksi durumda kaygı bozukluğu yaşar ve ders sırasında olur olmaz dezenfektan kullanmak, maskesini düzeltmek vb. işlere kalkışabilir. Hal böyle olunca, derslerine yeterince odaklanamaz ve uzaktan eğitime oranla çok daha verimsiz bir durumla karşılaşılabilir. Çocuğunuz, bugüne kadar dünya genelinde hiçbir salgının kalıcı olmadığını bilmeli. Salgına karşı devam eden aşı çalışmalarında da olumlu gelişmeler olduğunu öğrenmeli. Çocuğunuza bu gibi olumlu telkinlerde bulunursanız, zihnini koronavirüs salgınına değil derslerine vermesi konusunda daha başarılı olmasını sağlayabilirsiniz.

Çocuğunuz için akılcı bir risk tablosu oluşturmalısınız.

Yüz yüze eğitim ile birlikte okullarda koronavirüse karşı gerekli önlemler etkin şekilde alınmaya çalışılıyor. Bu kapsamda sınıflar, tuvaletler ve ortak alanlar dezenfekte ediliyor, uyarı levhaları yerleştiriliyor, dezenfektanlara erişim kolaylaştırılıyor. Riskin doğası, tehlikeli durumları somut olarak tespit etmeyi gerektirir. Soyut birtakım tehlikeler üzerinden akılcı bir risk tablosu oluşturmak mümkün değildir. Bu kapsamda örneğin çocuğunuz, koronavirüse yakalanma endişesinden dolayı tuvalet ihtiyacını okulda gidermek istemeyebilir. Böyle bir durumu öğrendiğiniz anda çocuğunuza, tuvalette hangi davranışların riskli, hangilerinin risksiz olduğunu öğretmelisiniz. Söz gelişi, kapı kollarını peçeteyle tutması, tuvalete girdiğinde sifonu çekmesi gibi konularda vereceğiniz bilgiler, çocuğunuzun davranışlarını doğru şekilde yönetmesini sağlar. Çocuğunuz için akılcı bir risk tablosu oluşturursanız, çocuğunuz gereksiz kaygı ve endişelerden kurtulur. Böylelikle yüz yüze eğitim konusunda daha başarılı sonuçlar elde edilebilir.

Okula dönüşte eksiklerinizi Ofix’le tamamlayın!

Uzaktan eğitime geçişle birlikte öğrencilerin pek çok çalışmayı dijital ortamlarda gerçekleştirmesi, kırtasiye ihtiyaçlarının azalmasına yol açmıştı. Yüz yüze eğitimin yeniden başlayacak olması, kırtasiye ihtiyaçlarının yeniden artması gibi bir durumu beraberinde getiriyor. Bu süreçte Ofix.com olarak biz de öğrencilerin kırtasiye ihtiyaçlarını karşılamaya dönük çeşitli kolaylıklar sağlamaktayız. Öğrencilerin en çok ihtiyaç duyduğu kırtasiye ürünleri içinde kurşun kalem, versatil kalem, silgi, kalemtıraş, kalem ucu, fosforlu kalem, yapıştırıcı, keçeli kalem, kuru boya ve pastel boya gibi ürünlerde %20 oranında sağladığımız fiyat indiriminin, okula dönüş sürecinde öğrencilerin daha iyi hazırlanmasını ve ailelere bütçe desteği sağlamasını diliyoruz. Kampanyamızdan yararlanmak için burayı veya aşağıdaki bannerı tıklayabilirsiniz.

Tüm okurlarımıza sağlıklı, keyifli ve bol kazançlı günler diliyoruz…

İlgili yazılar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir