Hızlı yemek yemek aslında birçok insanın çoğu zaman farkına bile varmadan yaptığı bir beslenme şeklidir. Başta zaman darlığı olmak üzere birçok nedenden dolayı insanların büyük bir bölümünde hızlı yemek yeme davranışı görülebilir. Ne var ki besinleri az parçalayarak tüketmek başta sindirim sistemi olmak üzere metabolizmaya ciddi zararlar verir. Mide ve bağırsaklarda hazımsızlık yaratan bu beslenme şekli, tokluk hissini engeller, insülin direnci ve diyabete zemin hazırlar. Hızlı yemek yeme aynı zamanda da aşırı kilo alma ve obezite nedenleri arasında yer alır. İçinde bulunduğumuz kış döneminde vücudumuzun karbonhidrat ihtiyacı artıyor. Bu süreçte hızlı yemek yemenin zararları daha da önem kazanmakta. Çünkü hızlı tüketilen karbonhidratlar nedeniyle kişinin sadece sindirim sistemi değil, tüm sağlığı çeşitli risklerle karşılaşıyor. Bu risklerden uzak durmanın yolu şüphesiz ki hızlı yemek yemenin zararları hakkında farkındalıklarımızı arttırmaktan geçiyor. Ofix Blog‘da bu haftaki sağlık köşemizde, hızlı yemek yemenin zararları hakkında faydalı bilgiler paylaşacağız.
Sindirim sorunları yaratır.
Hızlı yemek yemenin zararları ilk olarak besinlerin çiğnenmeden yutulmasıyla başlar. Çünkü genel kanaatin aksine, sindirim midede değil ağızda başlar. Sindirimin bu ilk aşamasında besinler sadece küçük parçalara ayrıştırılmaz. Aynı zamanda da ağız salgısıyla birleşerek sindirim sürecine hazır hale gelir. Hızlı yemek yemek, sindirimin bu ilk ve en önemli aşamasının düzgün şekilde ilerlemesine engel olur. Dolayısıyla hızlı yemek yemek zararlı mı diye merak edenler, sindirimin ağızda başladığına özellikle dikkat etmeli. Lokmaların yeterince çiğnenmeden yutulması sindirim sürecini ciddi ölçüde zorlaştırır. Çünkü mide ve bağırsakların yükünü arttırır. Kötü bir beslenme alışkanlığı olan hızlı yemek yeme davranışı bu nedenle en çok sindirim sistemine zarar verir. Çok hızlı yemek yemek yönünde küçük yaşlarda kazanılan alışkanlıklar maalesef ileri yaşlarda pek çok soruna yol açar. Ne var ki, hızlı yemek yeme alışkanlığının bazen aile ortamında çocuklara kazandırıldığını da görüyoruz. Bu konuda ebeveynlerin zorlayıcı veya teşvik edici bir yaklaşım sergilememesi gerekir.
- Hızlı yemek yeme alışkanlığı bazen ebeveynler tarafından teşvik edilebiliyor.
Hızlı yemek yiyen kişilerde ağız salgıları besinlere yeterince ulaşmadığı için mide ve bağırsaklardaki süreçler düzgün şekilde ilerlemez. Bu bağlamda özellikle ayakta yemek yeme alışkanlığı olan kişilerde hızlı yemek yemenin zararları daha yüksektir. Çünkü ayakta yemek yediğiniz zaman besinler daha kısa süre çiğnenir. Bunun sonucunda mideye daha büyük parçalar ulaşır. Oysa masaya oturarak yemek yediğinizde lokmalar daha uzun süre çiğnenir ve mideye küçük parçalar ulaşır. Bu parçalardaki ağız enzimleri midenin yükünü hafiflettiği gibi, bağırsaklardaki emilim faaliyetlerine de büyük katkı sağlar. Ayakta ve hızlı yemek yiyen kişiler, kısa sürede mide gazı şikayetiyle karşılaşabilirler. Nitekim besinlerin yeterince çiğnenmeden yutulması midenin daha fazla efor sarf etmesine yol açar. Bu efor sırasında havayla dolan midede dolgunluk hissi oluşur. Bunun bir başka çeşidi de şişkinlik ve yanmadır. Bazı durumlarda da mide ağrısı oluşur. Kişinin bir anda tuvalet yapma isteği duymasının esas nedeni, hızlı yemek yeme sonucu oluşan mide gazıdır.
- Ayakta ve hızlı şekilde tüketilen gıdalar mide gazına neden olur.
Tokluk hissini engeller.
Hızlı yemek yerken besinler yeterince emilmeyeceği için beyne tokluk hissi ya ulaşmaz, ya da geç ulaşır. Bunun sonucu olarak kişi doyduğunu anlamadan daha fazla gıda tüketmeye devam eder. Tokluk hissinin oluşabilmesi için vücutta leptin hormonunun salgılanması gerekir. Vücuttaki leptin miktarı, besin alımıyla birlikte artar. Kişi kendisini tok hissettiğinde vücudundaki leptin miktarı en yüksek seviyeye ulaşmış demektir. Ne var ki, hızlı yemek yeme nedeniyle vücutta yağ düzeyinin bir anda ve aşırı ölçüde artması, leptin hormonunun yeterince üretilmesini ve kan dolaşımına girmesini engeller. Bunun sonucunda kişi besin almaya devam etmek ister. Vücudunda eğer leptin direnci varsa bu isteği daha yüksek şekilde duyabilir. Leptin direnci olan kişilerde hızlı yemek yemenin zararları içinde kilo artışı ve obezite daha yaygın bir durumdur. Oysa kişi ne kadar yavaş yemek yerse sindirim süreci o kadar iyi çalışır. Eğer leptin direnci yoksa daha az yediği halde daha yüksek bir tokluk hissi duyabilir.
- Leptin direnci olan kişiler hızlı yemek yemenin zararlarından daha fazla etkilenir.
Televizyon karşısında yemek yemek de bu bağlamda sorunlu bir konudur. Televizyon karşısında yemek yiyen kişiler, zihinlerini televizyona odakladıkları için yemekle ilgilerini kaybeder. Bu süreçte bir taraftan daha fazla gıda tüketimi gerçekleşir. Bir taraftan da beyne tokluk hissi daha geç ulaşır. Yemek yerken salgılanacak leptin hormonuyla birlikte tokluk hissinin beyne ulaşması için belirli bir süre gerekir. Hızlı yemek yeme psikolojisi televizyon karşısında yemek yeme alışkanlığından olumsuz etkilenir. Reklamdan önce veya reklam arasında tabağını bitirmeye kendisini koşullandıran kişilerde leptin hormonu baskılanır. Hızlı yemenin zararları bu gibi durumlarda kendisini daha açık şekilde gösterir. Dolayısıyla televizyon karşısında yemek yiyecekseniz hızınızı mutlaka kontrol altında tutmalısınız. Kendinizi herhangi bir süreye şartlandırmadan yemek yemeye dikkat etmelisiniz. Eğer yemeğin yanında içecek tüketiyorsanız, şekerli içeceklerden kesinlikle uzak durmalısınız. Yemekle birlikte tüketeceğiniz şekerli içecekler kan şekerinizin ani şekilde düşmesine yol açar. Bunun sonucunda tokluk hissini almanız gecikir ve bu da gıda tüketiminizi arttırır.
- Televizyon karşısında hızlı yemek yerseniz tokluk hissini daha geç alır, daha fazla gıda tüketirsiniz.
İnsülin direncine yol açar.
Hızlı yemek yemenin zararları içinde önemli konulardan biri de insülin direncidir. Kısaca ifade etmek gerekirse insülin direnci, vücuttaki şeker düzeyini kontrol etmek için salgılanan insülin hormonunun görevini güçlükle yerine getirmesidir. İnsülin direnci olan kişilerde kan şekerini düşürmek için normalin çok üzerinde insüline ihtiyaç vardır. Pankreası yoran ve güçsüz düşüren bu durum, şekerin yağa dönüştürülerek depolanmasına neden olur. Bunun sonucunda özellikle kalça ve bel bölgelerinde yağlanma başlar. Hızlı yemek yiyen kişilerde kan şekeri hızlı bir şekilde yükselir. Besinlerden gelen fazla şekerin vücutta dolaşmasını tehlikeli gören pankreas, insülin hormonu salgılayarak şekerin metabolize edilmesini hızlandırır. Ancak hızlı yemek yeme alışkanlığı nedeniyle pankreas bir süre sonra yetersiz kalır. Bunun sonucunda kişide insülin direnci başlar ve şeker hücrelerde yakılmaksızın yağa dönüştürülerek depolanır. İnsülin direncine bağlı olarak kişide kalp damar hastalıkları da gelişebilir. Ayrıca insülin direnci zaman içinde pankreas yetmezliği ve diyabet gibi birçok metabolik hastalığa da zemin hazırlar.
- Hızlı yemek yiyen kişilerde insülin direnci daha sık görülür.
Bu bağlamda kişinin beslenme süresi kadar beslenme sıklığı da önemlidir. Çünkü uzun süre aç kalan kişiler daha hızlı yemek yeme eğilimi içine girer. Uzun süren açlık döneminde kişinin şekerli gıdalara duyduğu ihtiyaç da artar. Hızlı yemek yiyen kişilerde şeker metabolizması zayıflar. Buna bir de uzun süreli açlık eklenince hızlı yemek yemenin zararları daha da artar. Ofiste veya evde çalışırken öğün atlama yapmamaya dikkat etmelisiniz. Eğer beslenme programınıza özen gösterir ve öğün atlama yapmazsanız şeker metabolizmanız düzgün şekilde çalışır. Dahası, hızlı kahvaltı veya hızlı diyet kahvaltı gibi beslenme şekilleri de şeker metabolizmasına zarar verir. Bu tür beslenme şekilleri kilo vermekten çok kilo almaya neden olur. Üstelik kişide insülin direnci varsa yanlış bir diyet sonucu hayati tehlikeler ortaya çıkabilir. Bu bağlamda hızlı çorba veya hızlı diyet yemekleri gibi gıdalara karşı da dikkatli olmalısınız. Bu ürünler hızlı tüketim şekillerini özendirdiği gibi, şeker metabolizması üzerinde olumsuz etkiler yaratır.
- Gün içinde ana ve ara öğünlere yeterince zaman ayırmalısınız.
Diyabete zemin hazırlar.
İnsülin direncinden sonra hızlı yemek yemenin zararları içinde en önemli konulardan biri diyabettir. Kısaca ifade edecek olursak diyabet, pankreasın yeterli miktarda insülin salgılayamaması ya da salgıladığı insülinin vücutta etkin şekilde kullanılamamasıdır. Halk arasında şeker hastası olarak bilinen diyabet hastaları, tükettikleri besinlerden kana geçen glukozu kullanamaz. Buna bağlı olarak kan şekerlerinde yükselme oluşur. Kan şekerinin belirli bir düzeyin üzerine çıkması ise hayati sonuçlar doğurur. Diyabetin başlıca iki türü vardır. Tip 1 diyabet, pankreasta bulunan ve insülin üretiminden sorumlu beta hücrelerinin zedelenmesine bağlı olarak vücutta insülin salgılanmaması sonucu oluşur. Tip 2 diyabette ise pankreas, yeterli miktarda insülin salgılayamaz. Veya salgıladığı insülin vücutta yeterince kullanılamaz. Buna bağlı olarak kan şekeri yükselen hastalar, kan şekerini normal sınırlar içinde tutmak için insüline ihtiyaç duyar. Tip 2 diyabette bazı hastalar, ağızdan hap alarak kan şekerlerini düşürebilirler. Bazı durumlarda ise oral şeker ilaçları yetersiz kalır ve insülin enjeksiyonu gerekir.
- Tip 2 diyabetin son yıllarda artışının en önemli nedenlerinden biri bozuk beslenme alışkanlıklarıdır.
Diyabete karşı en iyi korunma yollarından biri, çiğneme süresi uzun ve lif bakımından zengin gıdalarla beslenmektir. Bunların çiğnenmesi uzun sürdüğü için mide ve bağırsaklarda sindirimi kolaydır. Keza bunların lif oranı yüksek olduğu için şeker metabolizmasında düzensizlik riski yoktur. Pankreası yormayan bu besinler bir taraftan hazımsızlık sorunlarını önler. Bir taraftan da vücudun tokluk hissini arttırır. Ve enerji ihtiyacını iyi şekilde karşılar. Lifli gıdaları uzun uzun çiğneme alışkanlığı, hızlı yemek yemenin zararları konusunda önleyici bir yöntemdir. Halihazırda devam eden koronavirüs salgını sürecinde evde hızlı yemek çeşitlerine ilgi maalesef arttı. Hatta bazı mecralarda hızlı yemek yeme taktikleri ile ilgili çeşitli paylaşımlar yapıldı. Bu gibi konular maalesef hızlı yemek yemenin zararlarını daha kötü hale getirmekte. Bu süreçte işlerini evden sürdürmek durumunda kalan beyaz yakalılar aslında sağlıklı beslenmek için artık daha fazla imkana sahip. Hızlı yemek yemenin zararları hakkında farkındalıklar arttıkça bu sürecin çok daha sağlıklı sonuçlar doğurması mümkündür.
- Bozuk beslenme alışkanlıklarından kurtulmak için ev ortamı aslında daha geniş imkanlara sahip.
Kilo aldırır.
Hızlı yemek yemenin zararları içinde bir diğer risk de kilo artışıdır. Nitekim hızlı yemek yediği için doyduğunu anlamada güçlük çekenler gereksiz kalori alımına devam eder. Hızlı yemek yemeyi alışkanlık haline getiren kişilerde doyma duygusu azalır. Aldıkları fazla kaloriler ihtiyaçlarının çok üzerinde olduğu için bu durum kilo artışına yol açar. Bu nedenle hızlı yemek yeme ile obezite arasında yakın bir ilişki vardır. Alınan aşırı kilolarla birlikte obezitenin işaretleri ortaya çıkar. Kısaca ifade etmek gerekirse obezite, sağlığı bozacak şekilde vücutta anormal ve aşırı miktarda yağ birikmesidir. Halk arasında aşırı şişmanlık olarak bilinen obezitenin en önemli nedenleri sağlıksız beslenme, hareketsiz yaşam tarzı, hormonal bozukluklar ve genetik yatkınlıktır. Bozuk beslenme alışkanlıklarından biri olan hızlı yemek yeme, en sağlıklı besinlerin tüketimini bile metabolizma için zararlı hale getirir. Az parçalanan ve büyük parçalar halinde yutulan tüm besinler, türü ne olursa olsun metabolizma için zararlıdır.
- Hızlı yemek yiyen kişilerde doyma duygusu zamanla kaybolur. Gıda tüketimi kontrolden çıkar.
Kişide eğer hipertansiyon, kanser gibi metabolik hastalıklar varsa, aldığı fazla kilolar daha riskli sonuçlar doğurur. Nitekim dünya genelinde her yıl 3 milyona yakın kişi obezite ve yol açtığı sağlık sorunlarından dolayı hayatını kaybediyor. Obezite ayrıca, kişinin özgüven kaybı yaşamasına yol açıyor ve tüm hayatını olumsuz etkiliyor. En basitinden bir hazımsızlık bile kişinin günlük hayatta birçok şeyden mahrum kalmasına yol açıyor. Yemek yedikten hemen sonra başlayan hazımsızlık şikayetleri mideyle, birkaç saat sonra başlayan şikayetler ise bağırsakla ilgilidir. Hızlı yemek yemenin zararları midede şişkinliğe neden olur. Mide gazının bağırsaklarda birikmesi sonucu şiddetli bir ağrı başlar. Bağırsaklarda biriken aşırı gaz, bağırsaklarda yapılması gereken sindirim işlerinin de yapılmasını engeller. Bunun sonucunda kişi pek çok vitamin ve mineralin bağırsaklarda emilimini gerçekleştiremeden bunları dışkı yoluyla atar. Bu nedenle alınan faydalı besinler bile metabolizma için faydalı sonuçlar doğurmaz. Dolayısıyla sağlıklı ve dengeli bir beslenme programı ancak yavaş yemek yemeyle faydalı olur.
- Obeziteyi önlemek için hiçbir zaman geç değildir.
Hızlı yemek yemek nasıl önlenir?
Hızlı yemek yemeyi önlemek için bazı yöntemler etkili sonuçlar doğurabilir. Bunlardan biri ayakta yemek yememektir. Masaya oturarak yemek yerseniz lokmalar daha küçük parçalara ayrılır. Sindirim süreçleri daha etkin şekilde ilerler. Yavaş yemek yemenin olmazsa olmaz unsurlarından biri masada oturarak yemek yemektir. Ayrıca yemek yediğiniz ortamda televizyonun olmaması önemli bir avantaj sağlar. Televizyon karşısında yemek yemek, hızlı yemek yemeyi teşvik eden bir durumdur. Yemek yediğiniz ortam yemeğe odaklanmanıza engel olmamalı. Aksi durumda farkına bile varmadan yemek yeme hızınızın artması mümkündür. Bununla birlikte, bazı durumlarda yalnız yemek yemek de hızlı yemek yemeyi tetikleyebilir. Başkalarının yanında yavaş yemek yiyen kişiler, tek başlarına yemek yerken hızı arttırabilirler. Bu konuda da farkındalıklarınızı arttırmalısınız. Bu noktada bir önlem olarak her çatal veya kaşık ile aldığınız lokmanın ardından çatalınızı veya kaşığınızı elinizden bırakabilirsiniz. Lokmayı yeterince çiğneyip yuttuktan sonra çatal veya kaşığınızla yemeğinize devam edebilirsiniz. Bu sayede yemek yeme hızınız düşecektir.
- Hızlı yemek yemeyi önlemek için alacağınız basit önlemler etkili sonuçlar doğurabilir.
Bunlara ek olarak yemek yerken 20-30 saniyelik kısa molalar verebilirsiniz. Bu sayede beyniniz tokluk hissine daha kolay ulaşır. Bu durum hem daha az kalori almanızı, hem de aldığınız kalorileri daha kolay yakmanızı sağlar. Ayrıca öğün atlama yapmamalı, uzun süre aç kalmamalısınız. Porsiyonlarınızı küçük tutmak da bu bağlamda faydalıdır. Unutmayın ki vücudunuza ne kadar çok besin girerse kan şekeriniz o kadar hızlı yükselir. Bu da daha kısa sürede acıkmanıza neden olur. Gün içinde kan şekeriniz düştüğünde kuruyemiş tüketmeyi tercih edebilirsiniz. Bu sayede kan şekeriniz doğal yollarla dengeye kavuşur. Bu da sizi hızlı yemek yemenin zararlarından korur. Başkalarıyla birlikte yemek yiyorsanız, yemek sırasında sohbet etmek de bu bağlamda faydalıdır. Ancak sohbetin dozunu düşük tutmaya dikkat etmelisiniz. Çünkü bu durum ters sonuçlar yaratabilir. Daha fazla gıda almanıza neden olabilir. Diğer taraftan beslenme programınızda lifli gıdalara yer verirseniz çiğneme süreniz doğal olarak uzayacaktır.
- Yemek yemeyi hayatınızın amacı haline getirmemelisiniz.
Tüm okurlarımıza sağlıklı, keyifli ve bol kazançlı günler diliyoruz…