Huzursuz bağırsak sendromu nedir?

Huzursuz bağırsak sendromu (irritable bowel syndrome, IBS) kalın bağırsağı etkileyen en yaygın hastalıklardan biridir. Dünya genelinde bağırsak hastalıklarının yaklaşık yüzde 20’sini oluşturan huzursuz bağırsak sendromu, daha çok yoğun bağırsak hareketleri ve alt karın ağrılarıyla kendini belli etmekte. Ne var ki, huzursuz bağırsak sendromuyla ilgili farkındalıklar yeterli düzeyde olmadığı için bu hastalık çoğu zaman ihmal ediliyor ve kronik hale gelebiliyor. Ofix Blog‘da bu haftaki sağlık köşemizde, huzursuz bağırsak sendromu hakkında faydalı bilgiler paylaşacağız.

Kısaca Huzursuz Bağırsak Sendromu

Başta da belirttiğimiz gibi huzursuz bağırsak sendromu, kalın bağırsağı etkileyen en yaygın hastalıklardan biridir. Sindirim sistemimizin bir parçası olan kalın bağırsak, normal şartlar altında görevini beynin denetiminde yerine getirir. Kalın bağırsakta yaşayan faydalı bakteriler, salgıladıkları hormonlar sayesinde beyni uyarır. Ve beyinden gelen uyarılar sayesinde sindirim faaliyetleri düzenli bir şekilde gerçekleşir.

Huzursuz bağırsak sendromu vakıalarında kalın bağırsak ile beyin arasında iletişimi gerçekleştiren kooperatif sinyallerin akışında kopukluk ortaya çıkar. Bunun sonucu olarak sindirim sisteminde görevli kasların koordinasyonu bozulur ve bağırsak hareketleri düzensizleşir, alt karın bölgesinde ağrılar ortaya çıkar. Kalın bağırsak ile beyin arasında yaşanan kopukluk, dışkının normal geçiş süresinin uzamasına veya kısalmasına yol açabilir. Dışkı bağırsakta yavaş hareket ederse bağırsak suyu emeceği için kabızlığa yol açar. Dışkının bağırsaktaki hareketinin hızlanması ise suyu yeterince emilmediği için ishale neden olur.

Huzursuz bağırsak sendromu, bazı vakıalarda üst karın bölgesini de etkileyebilmekte. Fakat daha çok alt karın bölgesinde gerçekleşir ve çoğu zaman sıradan ishal ya da kabızlıkla bir tutulur. Halbuki huzursuz bağırsak sendromu hastalarının ishal ve kabızlık şikayetleri çok daha yoğun ve ağrılıdır. Hal böyle olunca, hastanın yaşam kalitesi ve iş performansına daha büyük zarar verir.

Huzursuz bağırsak sendromu hangi belirtilerle anlaşılır?

Huzursuz bağırsak sendromunun en önemli belirtileri yoğun bağırsak hareketleri ve alt karın ağrılarıdır. Bu belirtilere ek olarak ani oluşan ishal, huzursuz bağırsak sendromu hastalarının yaklaşık yüzde 30’unda görülmekte. Hasta eğer yoğun strese maruz kalmaktaysa, tuvalete çıkma oranı ciddi ölçüde artabilir. Ani gelişen ve gün içinde tekrar eden bu durum, hastaların sosyal ortamlardan uzak durmasına yol açabilmekte.

İshalin yanı sıra kabızlık da huzursuz bağırsak sendromuna bağlı olarak gelişebilmekte. Gerçi kabızlığın farklı nedenleri ve türleri olsa da dışkılama sırasında yaşanan yoğun karın ağrıları ve dışkılamadan sonra oluşan yeterli dışkılayamama hissi, huzursuz bağırsak sendromunun belirtileri arasında kabul edilmekte. Ayrıca midede oluşan gaz ve şişkinlik, kramplar ve dışkıda mukus da belirtiler arasında yer almakta.

Huzursuz bağırsak sendromu hangi nedenlerle ortaya çıkar?

Huzursuz bağırsak sendromuna yol açan nedenler çeşitlilik göstermekte. Bu hastalığın en önemli nedenleri olarak yanlış ve ezbere diyetler, beslenme bozuklukları, gıda intoleransı, stres, anksiyete ve depresyon, yetersiz uyku gibi nedenler sayılabilir. Bu belirtilerden bazen biri, bazen de birkaçı bu hastalığa yol açabilir.

Huzursuz bağırsak sendromunu önlemek için neler yapmak gerekir?

Huzursuz bağırsak sendromunu kısaca bu şekilde ele aldıktan sonra yazımızın bu kısmında, huzursuz bağırsak sendromunu önlemek için neler yapmak gerektiğine işaret edeceğiz. Fakat şu noktayı özellikle belirtmek istiyoruz. Burada paylaşacağımız bilgiler yalnızca genel bilgilendirme amaçlı olup tedavi edici hiçbir niteliğe sahip değildir. Huzursuz bağırsak sendromunun tedavisi için ilaç kullanmak veya bilişsel davranış terapisi ya da hipnoterapi gibi yöntemlerden yararlanmak gerekebilir. Huzursuz bağırsak sendromu yaşıyorsanız, en kısa sürede hekiminize başvurup muayene olmalısınız. Gerekli tedavi süreci hakkında en doğru yönlendirmeyi hekiminiz yapacaktır.

Yanlış ve ezbere diyetlere itibar etmemelisiniz.

Yanlış ve ezbere diyetler bağırsak sağlığı için en zararlı konuların başında geliyor. Özellikle de mevsim geçişlerinde ve yaz aylarında geleneksel medya ve sosyal medyada reklamları yapılan bu diyetler herhangi bir bilimsel temele dayanmadığı gibi, bağırsak florasına da büyük zarar veriyor. Tek tip beslenmeye ve haftada 2, 3, hatta 5 veya 7 kilo verdirmeye dönük diyetlerin hiçbirine kesinlikle itibar etmemelisiniz. Çünkü bu diyetler, potansiyel bir metabolik sendrom nedenidir ve kişiyi zayıflatmaktan çok hasta eder.

Bu bağlamda ayrıca, hekiminize danışmadan bağırsak düzenleyici kullanmamaya dikkat etmelisiniz. Bahar ve yaz aylarında vücudumuzun artan su kaybından dolayı olduğu düşünülen ishal vakıaları ya da yeme bozuklukları nedeniyle oluşan kabızlık vakıaları, aslında huzursuz bağırsak sendromu belirtisi olabilir. Hekiminiz gerekli muayene sürecini tamamladıktan sonra bağırsak düzenleyici kullanmanız gerekip gerekmediğini size mutlaka söyleyecektir. Aynı şekilde, nane yağının da huzursuz bağırsak sendromuna iyi geldiği bilinmekte. Fakat bunu kullanmadan önce de mutlaka hekiminize danışmalısınız.

Beslenme şeklinizi gözden geçirmelisiniz.

Huzursuz bağırsak sendromu şikayetleri eğer kötü beslenme alışkanlıklarından kaynaklanıyorsa, beslenme şeklinizi değiştirerek bu şikayetlerden kurtulabilirsiniz. Belirli birtakım besinleri tükettiğinizde bağırsaklarınızda huzursuzluk hissediyorsanız, vakit geçirmeden gıda intoleransı testi yaptırmalısınız. Özellikle de laktoz ve glüten içeren besinler gıda intoleransına yol açabilmekte ve buna bağlı olarak huzursuz bağırsak sendromu oluşabilmekte. Metabolizmanız bazı besinlere karşı aşırı duyarlılık gösteriyorsa bu tür besinlerden uzak durarak huzursuz bağırsak sendromu şikayetlerinizden kurtulabilirsiniz.

Gazlı ve kafeinli içecek tüketmemelisiniz.

Gazlı ve kafeinli içecekler, mide ve bağırsak sağlığını olumsuz etkilemekte. Yemekle birlikte tüketilen gazlı içecekler yemekten alınan keyfi arttırsa da bağırsak florasına zarar vermekte. Yemekten sonra tüketilen kafeinli içecekler ise yoğun bağırsak hareketlerine yol açabiliyor. Üstelik bu içecekler, uyku düzenimizi sağlayan melatoninin etkisini azaltıyor ve uykusuzluğa neden olabiliyor. Huzursuz bağırsak sendromu yaşamaktaysanız, gazlı ve kafeinli içecek tüketmemelisiniz.

Stresten uzak durmalısınız.

Stres aslında, başlı başına ciddi bir sağlık sorunu. Diğer nedenlerle birleştiğinde, stresin yol açtığı sorunlar daha da büyük olabiliyor. Bu konuya daha önce Beyaz yakalılarda stres nasıl önlenebilir? yazımızda temas ettiğimiz için burada girmeyeceğiz. Sadece şu kadarını belirtelim ki, stresten uzak durmak için benliğinize odaklanmalı, bilgiyi filtrelemeli, solunum egzersizleri yapmalı ve sosyal etkinliklere daha fazla zaman ayırmalısınız.

Uyku sağlığınıza dikkat etmelisiniz.

Sağlıklı ve kaliteli bir uyku hem stresle baş etmek için, hem de birçok hastalıktan kurtulmak için çok önemli. Uyku sağlığı konusuna yeterince özen gösterirseniz sinir sisteminiz daha iyi çalışır ve kalın bağırsak ile beyin arasındaki iletişim daha sağlıklı bir şekilde gelişir. Yetersiz ve sağlıksız bir uyku ise huzursuz bağırsak sendromu şikayetlerinizin daha şiddetli bir şekilde ortaya çıkmasına, hatta mide ve bağırsak kramplarına yol açabilir.

Editörün Tavsiyesi: Doğadan Papatya Bardak Poşet Çay

Bitki çayları doğru şekilde kullanıldığında hazım şikayetleri, uykusuzluk, yorgunluk, öfke ve stres kontrolü gibi birçok konuda olumlu katkılar sağlayabilmekte. Huzursuz bağırsak sendromu şikayetiniz varsa, diğer önlemlerle birlikte papatya çayı tüketmeniz sorunun üstesinden gelmenize yardımcı olabilir. Gün içinde yaşadığınız strese bağlı olarak artan kortizol seviyenizi papatya çayıyla azaltabilir, kaslarınızı gevşetebilir, bağırsaklarınızda rahatlama sağlayabilirsiniz. Papatya çayı için Doğadan papatya bardak poşet çay iyi bir seçim olabilir. Paket içi miktarı 20 adet olan bu ürünleri günde 2 bardaktan fazla tüketmemeniz gerektiğini de özellikle belirtelim. Ürün sayfasına buradan ulaşabilirsiniz.

Tüm okurlarımıza sağlıklı, keyifli ve bol kazançlı günler diliyoruz…

İlgili yazılar

  1. Bulaşıcı Kolit

    Ülseratif kolit (nedeni bilinmiyor).
    Crohn hastalığı (nedeni bilinmiyor).
    İskemik kolit (kolona yeterince kan gitmemesinden kaynaklanır).
    Radyasyon koliti (radyoterapi sonrası).
    Kolit ishale, rektal kanamaya, karın kramplarına ve aciliyete (sık ve ani bağırsakları boşaltma ihtiyacı) neden olur. Tedavi, kolonoskopi ve biyopsi ile konulan tanıya bağlıdır.

    Bağırsak hareketi, inatçı ishal veya hamilelik sırasında zorlanmadan kaynaklanan kronik aşırı basınçtan kaynaklanır.
    Gastrointestinal Hastalık Önlenebilir Mi?

    Kolon ve rektumun birçok hastalığı, sağlıklı bir yaşam tarzı sürdürülerek, iyi bağırsak alışkanlıkları uygulanarak ve kanser taramasına gönderilerek önlenebilir veya en aza indirilebilir.

    50 yaşında ortalama riskli hastalar için kolonoskopi önerilir. Ailenizde kolorektal kanser ya da polip öyküsü varsa, daha genç bir yaşta kolonoskopi hekiminize önerilebilir. Tipik olarak kolonoskopi, etkilenen aile üyesinden 10 yaş daha genç önerilir. (Örneğin, erkek kardeşinize 45 yaşında kolorektal kanser veya polip teşhisi konduysa, taramaya 35 yaşında başlamalısınız).

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir