Yolunuz Safranbolu’ya düşerse…

Ilık geçen bir kış mevsiminin ardından baharın gelişiyle birlikte, gezi ve tatil planları yapmaya başladık. Bahar gezileri için en uygun coğrafyalardan biri olan Safranbolu, doğa ve kültür turları denildiğinde akla ilk gelen yerlerden biri. Hele bir de restore edilmiş ahşap konaklarda kalma fırsatı yakalarsanız, tatil keyfiniz misliyle katlanacaktır. Ofix Blog‘da bu ayki gezi rehberi köşemizde, Karabük ilimizin en gözde turistik ilçesi Safranbolu hakkında faydalı bilgiler paylaşacağız.

Doğa ve Tarihi Buluşturan Safranbolu

Karabük’e 8 km uzaklıkta bulunan Safranbolu ilçesini en çok, geleneksel Osmanlı mimarisini yansıtan evleriyle tanıyor ve hatırlıyoruz. UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirasları Listesi‘ne alınan Safranbolu evleri, yerli ziyaretçilerin yanı sıra dünyanın çeşitli coğrafyalarından gelen turistler tarafından da büyük ilgi görüyor. Bu evlere eşlik eden doğal ve tarihsel güzellikler, ilçeyi Karadeniz içinde en önemli turizm merkezlerinden biri haline getiriyor.

İlçenin ismi, bölgede yetişen ender bitkilerden biri olan safrandan gelmekte. Bölgenin tarihi MÖ 3 binlere kadar uzanıyor. İlyada destanında Homeros, bu bölgeden Paflagonya olarak bahsediyor. Tarih boyunca çok sayıda medeniyete ev sahipliği yapan Safranbolu, 1416 yılında fethedilerek Osmanlı kontrolüne geçti.

Safranbolu, her mevsim ziyaretçi çeken bir ilçe. Kültürel değerler ile doğal güzellikleri bir araya getiren ilçenin adıyla birlikte anılan ahşap konakları ve Arnavut kaldırımlı dar sokakları, ziyaretçiler için adeta tarihte yolculuk fırsatı sunuyor. 1975 yılında Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu tarafından kentsel sit alanı ilan edilen Safranbolu, özellikle de 90’lı yıllardan itibaren yurt dışından çok sayıda ziyaretçi ağırlamakta.

Bölgede kolaylıkla bulabileceğiniz otel ve diğer konaklama tesisleri, turizmin gelişmesine büyük katkı sağlıyor. Bunların yanı sıra, turist rehberlerinin gözetiminde golf arabalarıyla yapılan küçük kent turları, bölgede turizmin gelişmesine önemli katkılar yapıyor. Yazımızın bu kısmında, yolunuz Safranbolu’ya düşerse mutlaka gezip görmeniz gereken bazı yerlere kısaca temas edeceğiz.

Hıdırlık Tepesi

Safranbolu’ya hakim bir konumda bulunan Hıdırlık Tepesi, tüm ilçeyi kuş bakışı görme fırsatı sunan en önemli mekanlardan biri. Zihnimize Safranbolu’yla ilgili yerleşen pek çok fotoğraf karesi, bu tepe üzerinden çekilmiş. Yöre insanları tarafından Seyir Tepesi olarak da adlandırılan bu bölge, Safranbolu’nun fethinden sonra Türklerin ilk yerleştiği bölge olarak biliniyor. Tüm Safranbolu’ya hakim olan bu tepede tarih boyunca yağmur duası ve hıdrellez kutlamaları gibi ritüeller gerçekleştirilmiş. Osmanlılar tarafından açık namazgah olarak da kullanılan Hıdırlık Tepesi’nden, bayram namazlarının yanı sıra asker uğurlamaları için de yararlanılmış.

Yörük Köyü

Safranbolu’ya 11 km uzakta bulunan ve geleneksel Osmanlı mimarisini günümüze taşıyan Yörük Köyü, deyim yerindeyse bir müze köy. Uzaktan bakıldığında maket gibi görünen evler, aynı zamanda da ilçenin küçük ölçekli bir kopyasını sunuyor. Köyde pek çok ev koruma altına alınmış durumda. Evlerde ve Arnavut kaldırımlı taş sokaklarda sürdürülen restorasyon çalışmalarıyla kültürel mirasını günümüze taşıyan Yörük Köyü’ne araç girişi yasak. Yaklaşık 750 yıllık bir geçmişi olan ve tarih boyunca Türkmenler tarafından kullanılan bu köyde, geleneksel yaşam şekli günümüzde de devam ediyor.

Tokatlı Kanyonu

Safranbolu içinde doğal ve tarihsel güzellikleri bir araya getiren en önemli noktalardan bir diğeri de Tokatlı Kanyonu. Bölgede temiz havaya eşlik eden kültürel miras, ziyaretçileri bu bölgeye adeta mıknatıs gibi çekiyor. Kanyonun bir ucunda Tokatlı Köyü, diğer ucunda ise Eski Çarşı yer almakta. 9 metrelik bir yürüyüş parkuruna sahip olan bu kanyonda dolaşırken çeşitli kuş, kaz ve sincap türlerine rastlayabilir. Dilerseniz ata binerek de dolaşabilirsiniz. Kanyon üzerinde inşa edilen ve 80 metre yüksekliğe, 11 metre genişliğe sahip kristal teras, fotoğraf çekmek için bölgede en güzel mekanlardan biri.

Kent Tarihi Müzesi

1904 yılında inşa edilen ve 1976 yılına kadar hükümet konağı olarak kullanılan Kent Tarihi Müzesi’nde, Safranbolu’ya özgü eski eşya, el yazmaları, yöresel giysiler ve eski fotoğraflar gibi pek çok materyal sergilenmekte. Safranbolu’nun pek çok noktasından kolayca görülebilen bu bina, 800 metrekarelik bir alana sahip. Giriş katında ayrıca, bilgisayar tarihi odası var. Bilgisayarın icadından günümüze kadarki serüvenini bu kısımda görebilirsiniz. Üst katta ise ilçenin geleneksel yaşamından pek çok detay bulabileceğiniz gibi, tarih öncesi dönemlerden kalma birtakım arkeolojik buluntuları da görebilirsiniz.

Yemeniciler Çarşısı Arastası

Bölgenin otantik dokusunu en iyi şekilde yansıtan mekanlardan bir diğeri olan Yemeniciler Çarşısı Arastası, ziyaretçiler tarafından en çok hediyelik eşya almak için kullanılıyor. Bu dükkanların yanı sıra kafe ve lokantalarıyla da oldukça beğenilen çarşıda, günün hemen her saati pek çok ziyaretçi görebilirsiniz. Çarşı ayrıca, geleneksel el sanatlarını sürdüren pek çok zanaatkara da ev sahipliği yapıyor. El emeği göz nuru hediyelik eşyalar içinde en çok yemeniler, ahşap oymalar ve bakır eşyalar ilgi görüyor. Çarşıya uğrarsanız, yöresel yiyecekleri de mutlaka tatmalısınız. Özellikle de kuyu kebabı, bir tür mantı çeşidi olan peruhi ve Safranbolu lokumunu mutlaka denemelisiniz.

Tüm okurlarımıza sağlıklı, keyifli ve bol kazançlı günler diliyoruz…

Görsel Kaynaklar:

http://www.tatilana.com
https://gezipgordum.com
http://gezilecekyerler.com
http://gezginkisi.blogspot.com.tr
https://www.rotasenin.com
http://akoren.com

İlgili yazılar

  1. GezgininKalemi

    Günübirlik geziler ile gidilebilir, özellikle de sonbahar aylarında kartpostallık manzaralar sunmaktadır.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir